12 Aralık 2021 Pazar

"EBEDİ BARIŞ"a dair

 . KANT'ın "EBEDİ BARIŞ"a dair DÜŞÜNCESİNDEN nasıl YARARLANMALIYIZ:   

·       Kant'ın idealizme temel oluşturan iyimserliğinin temeli ahlaki yasalara olan inancından kaynaklanmaktadır.

·       Kant, insanın zaman içinde mükemmelleşeceğine inanmakla birlikte, ahlaki ve pratik olanın güzel ve iyiye gidişte etkili olduğuna inanmaktadır

·       Kant’ı Ebedi Barış’a ulaştıran felsefesinin temelini, “Aydınlanma nedir?” sorusuna verdiği “Sapare aude” (aklını kendin kullanma cesaretini göster) yanıtında buluruz. Aydınlanma için özgürlüklerin en basiti yeterlidir: “Aklı her yönüyle ve her bakımdan çekinmeden kitlenin önünde apaçık olarak kullanmak özgürlüğü.”

·       Kant’ın akıl yürütmesine göre; aklın yasaları özgürlüğümüzü sağlamakta, özgürlüğümüzün en son noktasını ise; insan ve devletlerin haklarının tam olarak korunduğu siyasal kozmopolitizm oluşturmaktadır

·       Kant, Ebedi Barışı’nı ahlak ve hukuk felsefesi temelleri üzerine inşa ettiği için önceki örneklerinden oldukça farklıdır; ahlaki aklın, savaşa karşı çıkıyor olması, barışı temin etmeyi ise ahlaki bir görev olarak sunması nedeniyle barışın ancak ahlaki ilerleme ile mümkün olacağını düşünmektedir.

·       Kant’ın idealizme temel oluşturan iyimserliğinin temeli ahlaki yasalara olan inancından kaynaklanmaktadır.

·       Kant, aklın koyduğu ahlaki yasalara koşulsuz buyruk ‘categorial imperative’ adını vermekte, bu yasaların uluslararası ahlakın temeli ve barışın teminatı olduğunu vurgulamaktadır.

·       Koşulsuz buyruk; getirisini ya da sonucunu hesaba katmaksızın sadece ne yapmamız gerektiğini söylemektedir. 

    Ahlak yasalarına uymanın teminatı bu nedenle doğadadır.

·       İnsanlar ve devletler, barışa ve özgürlüğe mecburdur, isteseler de istemeseler de karşı konulmaz şekilde doğa onları bunun için zorlayacaktır.

·       Doğanın akışı ise Kant’a göre tesadüfü değildir, insan, AKLI ile bu akışı idrak edebilir ve yazgısal mekanizmayı anlayabilir.

·       Kant, insanın zaman içinde mükemmelleşeceğine inanmakla birlikte, AHLAKİ ve pratik olanın güzel ve iyiye gidişte etkili olduğuna inanmaktadır.

·       Ebedi Barış ve ahlak "ayrılmaz" bir BÜTÜNÜ ifade eder.

·       Siyasal hayatı, insanı mükemmelleştirmenin yolu olarak gören Kant, uluslararası barışın gerçekleşmesini ise bu mükemmelliğin en önemli koşulu olarak kabul eder, "barış koşulsuz buyruk" yani "ahlaki bir görev"dir .

·       Kant’a göre, HUKUK ve DEVLET, "özgür ve eşit birey"lerin ahlaki yasalara dayanan "topluluğunu geliştirmek" için daima "bir arada" olmalıdır.

·       İnsanın dışsal özgürlüğünü SİYASAL felsefesinde, içsel özgürlüğünü ise AHLAK felsefesinde ve "iç içe" olduklarını kabul ederek incelemiş, "siyasal değişimin gerçekleşmesi"nin ancak "ahlaki özgürlükle" mümkün olacağını ileri sürmüştür .

·       Ahlaki hayatı mükemmelleştirmenin yolu "ULUSLARARASI BARIŞIN" kurulmasını gerektirmektedir.

·       Uluslararası barışın sağlanması ise "aklın rehberliğinde" ahlaki bir yapıya kavuşmak ile mümkündür.

·       Görüldüğü gibi Kant, "ahlak ve barışı" bir sarmalın içinde yorumlamış, iki kavramın "birbirine olan bağımlılığını" gözler önüne sermiştir.

·       Kant’a göre, önemli olan ahlaki görevleri yerine getirme niyetimizdir, ahlaki olana ancak AKIL yoluyla karar verebildiğimiz için aklın zorlaması ile ortaya çıkan ahlaki görevlerimiz mevcuttur, bir eylemin ahlaki olması ise, "herkes tarafından benimsenebilir" olmasını gerektirmektedir.

·       Ahlak yasasını HİÇBİR dine ya da inanca dayandırmaması, doğrudan AKIL ile açıklaması zaten Kant’ın düşüncelerinin EVRENSEL uygulanabilirliğini sağlamaktadır.

·       Diğer bir ifade ile, Kant, ahlakın ‘a piori’ yani SALT AKLIN "koşulsuz buyruğuna" dayanması gerektiğini söyleyerek ona "evrensellik" katmaktadır.

·       Bu doğrultuda barışa ulaşmadaki başarımız düşünce ve niyet olarak barışı NE KADAR benimsediğimize, evrenselleştirdiğimize bağlıdır.

·       Kant’a göre, insanların "adalet ve barışı sağlama" gibi ORTAK usçu amaçları vardır, bu amaçlara ulaşmak evrensel ahlak ilkelerini benimsemekten geçmektedir.

·       Ebedi Barışı gerçekleştirme fikri ahlaki bir görev olarak benimsendiğinde, hukukun ilkelerini uygulama olanağı yoksa bile insan aklı tüm FIRSATLARI kullanarak ona "ulaşmaya" çalışacaktır, ayrıca insan aklının GELİŞMESİ hukukun "ahlaksal ilkeye" daha kolay "uymasını" sağlayacaktır.

·       Bu ifadeden de anlaşıldığı üzere, Kant sarmalı giderek büyütmekte, barış için gerekli olan üç temel öğeyi bir arada kullanmaktadır: AKIL, AHLAK ve HUKUK.....

·       Kant’ın pratik felsefesi; ahlaki, hukuki ve tarih felsefesini, ahlaki teolojiyi, antropolojiyi kapsar ve temelinde AKIL TEORİSİNE dayanır.

·       İnsanın "sadece" kendi aklına İTAAT etmesi gerektiği vurgulanır.

·       Bu vurgu önemlidir, çünkü ebedi barışa giden YOLU akıl ve ahlakın, hukuk ve etiğin "birarada"lığında aşabileceğimiz gerçeğini ortaya koymaktadır.

·       Kant’ın, bilginin merkezini nesneden özneye kaydırarak ve ahlaki yasaların temelini "doğa ve tanrı yerine" AKLA dayandırarak önemli bir DEVRİM yaptığı kabul edilmektedir.

·       Akla evrensel yasalar yapma yetkisini vererek, nesnenin özneye zorunlu tabiiyetini açığa çıkararak, "buyrukları verenin" BİZ olduğumuzu öğretir.

·       Bu nedenle ebedi barışa ulaşmak, "insanın AKLA dayalı ÖZGÜR eylemlerinin DEVLET tarafından "yasalaştırılması" ile mümkündür.

·       Çünkü akıl, insanı ahlaki eyleme yönlendirdiği için "savaşı yasaklarken", barışı "en yüksek politik iyi" olarak arzu etmekte, olanaklı görmektedir.

·       Kant’a göre, "devleti göreve getiren akıl"dır, devlet "hukuki zorunluluğunu akıldan" almaktadır ve savaşın önlenmesi için "akıl herkesin iradesine dayanan" EVRENSEL yasa koyucuyu göreve getirmelidir.

·       Burada Kant’ın savaş durumundan "barış durumuna" geçişi HUKUKA dayandırdığı vurgulanmaktadır.

·       Barış haline ulaşılabilmesi için "birey ve devletler özgür" olmalı, özgürlük ise Cumhuriyet ile garanti altına alınmalıdır. / (DEMOKRASİ=gç...)

·       Kant’ın görüşlerini AKIL ile temellendirmesi, "eşitlik ve özgürlüğe" yaptığı vurgusu da tesadüfi değildir.

·       “Bilimi felsefi olarak temellendirme çalışması, eleştirel felsefesiyle insan aklının sınırlarını ortaya koyma yönündeki gayretleri, metafiziğe "karşı" aldığı tavır ve etik konusunda ortaya koyduğu düşünceleri” Kant’ın "AYDINLANMA" filozofu’ olarak anılmasında önemli rol oynamıştır.

·       Kant ve aydınlanma arasında kurulan karşılıklı etkileşime bu şekilde dikkat çekmek, EDEBİ BARIŞ fikrinin ana hatlarının anlaşılmasında kolaylık sağlayacaktır.

·       Çünkü; “Akıl bizi aydınlanmaya; aydınlanma ise ebedi barış ödevine ulaştıracak olandır.”

..............   KAYNAK:

"IMMANUEL KANT’IN FELSEFİ GÖRÜŞLERİNİN ULUSLARARASI İLİŞKİLER DİSİPLİNİNE YANSIMALARI"  ...      .    .   

 https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/856431

 .   "Ebedi Barış" 1795’te yayınlanmıştır ve Kant’ın son felsefi eserlerinden birisidir.

.........     Hazırlayan: Öğretmen Gönen Çıbıkcı  .......................   ....................................

* NOT: .................. (2021 yılına gelinmiş olunmasına rağmen insanlar KANT gibi düşünüp, fikir ve siyaset oluşturamadıkları için "özgür insan" ve "özgür yurttaş" olamamışlar ve buna bağlı olarak da çağdaş bir demokratik devletin oluşmasına çabalayamamışlardır.... Devlet yönetimine egemen olmak isteyen dogmatik düşünce ve etkileri önleyememişlerdir.) ...................


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

CADILAR BAYRAMI?

.   BİR GÜN CUMHURİYET, BİR HAFTA CADILAR .   Bir günlüğüne Cumhuriyet. .   Yalnızca bir gün. Bayraklarımızı çıkarıyoruz, şiirlerimizi okuyo...